Devletin Parasıyla Devlete Hakaret Edilmez

Usta oyuncu Zihni Göktay, bazı sanatçıların hükümet eleştirilerine tepki gösterdi.

Sinefesto.com’dan Yeşim Tonbaz Güler ve Abdulhamit Güler’e konuşan usta oyuncu, Devletten maaş aldıkları halde tiyatro sahnesinden yetkililere hakaret edenlerin yanlış yaptığını söyledi. Göktay, “Devletin parasıyla devlet başkanına hakaret edilmez” dedi.

Türk sanatı son dönemde ciddi tartışmalar yaşıyor. Sanatçılar hükumeti eleştiriyor, hükumet yasal değişikliklerle kültür-sanat mecrasında iyileştirme yollarını arıyor. Ancak özellikle film festivallerinde tartışmalar bitmiyor. Tiyatro sahnelerinde de hükumet eleştirileri ve hatta devlet idarecilerine doğrudan hakarete varan yaklaşımlar sergileniyor.

Hayatının büyük bir kısmını, yarım asırdan fazla zamanı tiyatro ve sinemaya vermiş olan usta oyuncu Zihni Göktay ile sanat anlayışı ve tartışmaları konuştuk. Ümraniye’de Cibali Karakolu’nu sahneledikten sonra salonda seyirci koltuğunda bizi ağırlayan Göktay, sanatçıların politik eleştirilerinin dozajında olması gerektiğini söylüyor.

“DEVLETİN PARASIYLA DEVLETE HAKARET EDİLMEZ”

“Sinemayı da tiyatroyu da sanatı da politikadan soyutlayamayız” diyen Göktay, “Var olduğumuzdan itibaren dünya üzerinde mizah var. Fakat bunun ölçüsü var” ifadelerini kullandı. Usta Oyuncu şöyle devam ediyor:

“Devlet, maaşını ödediği sanatçının bu tahta üzerinde kendisine hakaret edilmesine yalnız bu devlet değil, Fransa da İngiltere de Amerika da müsaade etmez. Buradan çıkıp da bas bas bağırıp da devlet başkanına ‘hörü hörü’ yapılmaz. Özel tiyatron olur bağırıp çağırırsın. Ama devletin tiyatrosunda kalkıp da Kadir Topbaş’a laf edemezsin. Etmemelisin. Korktuğumdan değil, böyle olması gerekir. Benim anlayışım bu. İster oportünist, yağcı, ister kıvırıyor desinler. 52 senedir şiarım, aile terbiyem de müsaade etmez, ne olursa olsun.”

“BATI’YA ÇOK BAĞIMLI KALDIK, GÖBEĞİMİZDEN”

Zihni Göktay, sanat birikimini halkına adamış fedakar biri. Yaşam şeklinden, anlattıklarından ve geçmişinden anlaşılıyor. Kendisi zaten aristokrat bir aile büyümediğini sık sık vurguluyor. “Halk çocuğu olarak doğdum, aristokrat bir aile mensup değildim. İkinci Dünya Savaşı sonrası dünyaya geldiğim için yokluklarla büyüdüm” diyor.
Batıcılık namına memlekette yanlış şeyler yapıldığını belirtiyor ve “Batı’ya çok bağımlı kaldık, göbeğimizden” diye de ekliyor.

“FRANSA’DAKİ KARİKATÜRLER KABUL EDİLEMEZ”

Bu çerçevede sanatçının edepli olmasının önemine vurgu yapıyor Zihni Göktay. Defalarca altını çiziyor. Politik eleştiri ve mizahın insanlık tarihi kadar eski olduğunu söyleyen Usta Oyuncu şunları söylüyor: “Bazı eleştirilerde bulunursun; ikramiyem yatmaz, maaşın gecikir eleştirirsin. ‘işçinizin maaşını teri korumadan ödeyiniz’ düsturumuz vardır bizim. Ben hacı torunuyum, benim dedem Abdulhamit’ten madalyası var. Kendileri çok zorlukla hacca gittiği için Hicaz Demiryolları’na yardımda bulunuyor dedem, zengin bir adam.”

Sohbeti Fransa’da Hz Peygamber’i tasvir eden ve hakaret içeren karikatürlere getiriyor, bunun kabul edilemez olduğunu belirtiyor. Eleştirinin, zülf-i yâre dokunmaması gerektiğini özellikle vurguluyor.

Ağustos 2010’da yayın hayatına başlayan aylık sinema dergisi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir