Türk Sineması Hafızasını Kaybetti

Türk sinemasına tarihçi, eleştirmen, çevirmen ve oyuncu olarak büyük emekler veren İtalyan asıllı sinemacı Giovanni Scognamillo, ardında çok sayıda kitap, yazı ve değerli anılarak bırakarak hayata veda etti. Centilmen ve naif kişiliğiyle takdir toplayan Scognamillo, 87 yıllık ömrünün 60 yılını Türk sinemasına adamıştı.

Beyoğlu Kazancı Yokuşu’ndaki evinde onu ilk ziyaret ettiğimde 2010 yılıydı ve Giovanni Scognamillo her zamanki beyefendi tavrıyla beni karşılayıp, korku, bilim-kurgu ve fantastik filmlerin figürleriyle donattığı gizemli salonunda ağırlamıştı. Türk sinema tarihinin sayfaları arasında keyifli bir yolculuğa çıkmış, kayıt cihazına rağmen anlattığı birbirinden değerli anı ve tespitleri hafızama kazımaya çalışmıştım. İsimler, tarihler, olaylar ve filmler en küçük ayrıntısına kadar ‘Gio’nun belleğinde yer edinmişti. Scognamillo, Türk sinemasına kitapları, yazıları, eleştiri, çeviri ve anılarıyla dolu büyük büyük bir hazine bırakarak önceki gün Başakşehir Devlet Hastanesi’nde 87 yaşında hayatını kaybetti. Usta, bugün Feriköy Latin Katolik Mezarlığı’ndaki aile kabristanına defnedilecek.

40’ı Aşkın Kitap Yazdı

Giovanni Scognamillo, İstanbullu Rum bir anne ile İstanbul doğumlu İtalyan babanın çocuğu olarak 1929›da İstanbul›da doğdu. 1948’den başlayarak Akşam, Yön, Sinema 65, Ulusal Sinema, Yedinci Sanat, Ses, Hayat, Bravo, Video-Sinema, Beyaz Perde, Sonsuz Kare, TV’de Yedi Gün gibi birçok gazete ve dergide sinema yazarlığı yaptı. İlk iki kitabını 1965’te Agah Özgüç’le birlikte hazırladı. 40’ın üzerinde kitap yazdı ve onlarca kitabı da Türkçe’ye çevirdi. Türk Sinema Tarihi adlı kapsamlı kitabının yanı sıra, 60 yıldır sinema, fantastik edebiyatı, bilim kurgu, korku edebiyatı üzerine kitaplar ve yazılar yazan Giovanni Scognamillo 1997-1999 yılları arasında çıkan Nostromo bilimkurgu dergisinin de editörlüğünü yaptı. Scognamillo, 10’a yakın filmde oyuncu olarak rol aldı. Türk sinema tarihine dair kaynak kitapları, korku, bilim-kurgu ve fantastik türlere ait eserleri ve çok sayıda çalışmaya kaynak teşkil eden tespit ve anılarıyla, Giovanni Scognamillo’nun adı Türk sineması var oldukça var olacak.

Gio ustaya dair bazı sinemacı dostlarımızın duyguları;

Atilla Dorsay: Türkiye’de Edşi Yoktu 

Giovanni, küçük yaşlardan itibaren Beyoğlu’nda bütün bürolarda, yazıhanelerde, hatta ara sokak çekimlerinde başlayan sinemamızı çok yakından izlemiş ve bu ona daha sonra Yeşilçam üzerinde en kapsamlı, ayrıntılı, doğru yaklaşımlarda bulunma ve kitap yazma fırsatını getirmişti. Onun Yeşilçam tarihi ve bu tarihi anlatan çeşitli kitapları hala başucu kitabımızdır. İstanbul’da yavaş yavaş kaybolan Levanten kültürünün temsilcisiydi. Başka bir yanı vardı; fantastik sinema düşkünüydü. Özellikle vampir filmlerinin hastasıydı ki sinema yazarlığında pek yaygın bir şey değildir. Bütün bunların Türkiye’de ne bir eşi benzeri yaşandı, ne de bundan sonra yaşanması imkânı var. O açıdan onu çok özlemle anıyoruz ve çok büyük bir matemle uğurluyoruz.

Agâh Özgüç: Önemli Bir Tarihçiydi

İlk kitabımı kendisiyle hazırladık. Gerçekten çok büyük bir acı. Yaşayan tek Türk sinema tarihçisiydi. O açıdan çok yazık oldu. Onu kaybetmenin acısı içindeyiz. Onu tanıyan herkesin ve Türk sinemasının başı sağ olsun. O olmasaydı bugün Türk sinemasındaki çok önemli olayların ortaya çıkması mümkün değildi.

Mesut Uçakan: Türkiye’ye Hayrandı

Yazdığı kitaplar ve araştırmalarıyla sinemamıza önemli katkıda bulundu. Benim de 2003’te çıkarttığım ‘Sonsuz Kare’ isimli sinema dergisinde yazılar yazıyordu. Son derece centilmen, naif, Türk kültürüne ve Türk insanına hayran biriydi. Bir yabancının Türkiye’de kalıp da Türk kültürünü bu kadar sevmesi de onun değerlere saygısını ifade ediyordu. Bir anlamda Pier Loti’nin sinema versiyonuydu denebilir. Toprağı bol olsun.

İhsan Kabil: Bu Coğrafyadan Biri Gibiydi

Levanten’di ama sinemayı bu coğrafyanın insanı olarak değerlendirdi. Çok önemli yazın çalışmaları oldu. Türk Sinema tarihinin etraflı bir şekilde yazan isimlerden biriydi. Ayrıca sinemaya bilfiil katılmış, oyunculuk yapmış, eleştiriler yazmıştır. Dünya sineması ve Beyoğlu sinema salonlarına dair yaptığı çalışmalar da çok önemliydi. Sinema dünyasının başı sağ olsun.

Dilek Karataş: Geriye Bir Hazine Bıraktı

Giovanni Scognamillo ömrünü sinemaya adamış çok değerli bir sinema tarihçisiydi. 100 yıllık sinema tarihimizin önemli bir bölümüne şahitlik etmiş biri olarak geride bıraktığı onlarca eser, onu ölümsüzleştirecek. Ömrünün sonuna kadar çalışmayı bırakmamış yetiştirdiği öğrencilerle de belleğinde taşıdığı hazineyi sonraki nesillere aktarmıştır. Bıraktığı eserler, yetiştirdiği öğrenciler avuntumuz olacak.

Suat Köçer, 1980’de Erzurum’da doğdu. Ortaokul yıllarında hikâyeler yazarak başladığı yazma serüvenine, 2002’den itibaren İstanbul’da devam etti. Çeşitli ulusal dergilerde sürdürdüğü kültür sanat konulu yazılarının ardından, tamamen sinemaya yöneldi. Türk Sineması eksenli eleştiri, araştırma-inceleme ve röportajları ulusal gazete ve dergilerde yayımlandı. Ağustos 2010'da Film Arası sinema dergisini kurdu. Film Arası'nda yazı ve röportajları yayımlandı, TRT Türk'te haftalık olarak yayınlanan Film Arası isimli TV programını hazırlayıp sundu, ardından beş yıl süreyle Yeni Şafak Gazetesi'nde, sinema yazarlığı yaptı. Çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarında sinema alanında danışmanlık yapan ve 2017'de devraldığı Malatya Uluslararası Film Festivali'nin direktörülüğünü iki yıl yürüten Suat Köçer, TVNET televizyonunda Sormasam Olmaz isimli sinema programını hazırlayıp sunuyor. Köçer, çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarında sinema alanında danışmanlık yapıyor. Yazarın ikisi hikâye, biri sinema ve biri de roman olmak üzere yayımlanmış 4 kitabı bulunuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir